Askerin Babası

Bir Sovyet sineması

Hayati Uçar
550 views

ASKERİN BABASI

Bir Sovyet sineması
Yönetmen: Rezo Chkheidze
Senaryo: Suliko Jgenti
Prodüktör: Shota Laperadze
Oyuncular: Sergo Zaqariadze, Vladimir Privaltsev, Aleksandr Nazarov, Aleksandr Lebedev, Yuri Drozdov.

İkinci Dünya Savaşında Sovyet Kızılordu, Almanya’nın saldırganlığını kırmış, bozguna uğrayan Alman orduları geri çekilmeye başlamıştır.
Georgy Makharashvili (Sergo Zakariadze) köyünde üzüm yetiştiren bir köylüdür. Oğlu askere gitmiş ve uzun süredir savaştadır. Baba, oğlu ile ilgili bir haber alır; yaralanmış ve hastanededir. Kararını verir. Bütün köyle vedalaşır ve oğlunu köye geri getirebilmek için yola çıkar. Oğlunu yanına almadan geri dönmeyecektir.
Filmimiz böyle başlıyor.
Sovyet Sinemasının, İkinci Dünya Savaşını konu edindiği filmlerdeki kahraman asker tiplemesinden ziyade biz burada sıradan köylüleri görürüz.
Üzüm bağlarıyla ve meyve bahçesiyle uğraşan, çok da politik olmayan fakat yeri geldiğinde her ne kadar savaş karşıtı olsalar da ülke savunması için savaşılabileceğini söyleyen bir insanlar.
Baktığımızda bizden, Anadolu’dan yola çıkmış bir köylü gibidir. Gördüğü insanlar ve geçtiği köyler, kasabalar Anadolu’yu çağrıştırmaktadır.
Köyün birinden geçerken genç bir tank sürücüsü terk edilmiş bir üzüm bağında manevra yapmak ister. Makharashvili adındaki bir köylü tankın önüne geçer ve onu durdurur. İçinden çıkan asker: “Neden beni durdurdun?” der.
Makharashvili bağları tahrip eden askere bir tokat atar ve şöyle der: “Bir üzüm bağının kaç yılda yetiştiğini biliyor musun?” Ardından zarar görmüş üzüm dallarını toplamaya başlar. Bir yandan da onunla konuşur: “Önemli olan savaşın sertliği içinde kaybolup gitmek değil, insanlığı ve sevgiyi yaşatmaktır.”
Asker bir an düşünür; adam haklıdır. Yol uzundur. Asker tankçı geçtiği her yerde savaşın yıkımını görür.
Askerler ulaşması gereken yere gidebilmek için ellerinden geleni yaparlar; çünkü kendi babalarını görürler onda.
Sovyet Kızılordu Berlin’e dayanmış, savaş yıkılmış harabe bir kentin sınırlarında sürmektedir. Böyle bir atmosferde baba-oğul sevgisi, vatan savunması ve bütün kavramlar iç içe girer. Filmde savaşın acımasızlığını ve anlamsızlığını yaşarsınız.
İyi seyirler…