Öyle bir zaman aralığından geçiyoruz ki her an her şey olabilir ve şaşkın bir şekilde kalabilirsiniz.
En son siyaseten olmaz denilen denklemin kırılması Sovyetler birliğinin dağılması ile sonuçlanmış dama taşları gibi bağımsız devletler doğmuştu. Şaşırdık mı şaşırdık.
Hatta glasnost (“açıklık”) politikası perestroyka (“yeniden yapılanma”) ile ekonomik karar alma mekanizmasını yenileyen Mihail Sergeyeviç Gorbaçov
Karşı devrimci tavırları nedeniyle Nobel alan bu şahıs bile şaşırdı.
Bugün Amerika başkanı Trump, ikinci dünya savaşı sonrası Sovyet komünist yaşamına karşı kurulmuş olan Avrupa ve Amerika’nın saldırı gücü olan NATO- Atlantik paktını bıraktı ve “kendinizi savunun” dedi. Tabi ki kendine silah pazarı yaratmak için yapılmış bir sonuçtu.
Avrupa kapı önüne bırakılan kedi yavrusu gibi kaldı…
Avrupa’da var olan ülkeler son hızla parlamentolarından silah üretim bütçeleri çıkartarak silahlanma yarışına girdiler.
Şaşırdık mı tabii ki ,nedeni damdan düşer gibi birden olmasıydı dünya konjonktür’ü bu kadar hızlı değişime hiçbir zaman hazır olmadı.
Amerikan dış borçlanma sebebi ve dünya ekonomisinde doların yerini alması konusunda, Çin, Rusya, Brezilya, Suudi Arabistan, Hindistan arasında görüşmelerin devam etmesi, Amerikayı tedirgin etmektedir.
İç siyasetten yani eyaletlerin durumundan bahsemiyorum bile.
Trump Amerika’yı kurtarmanın çok geç olduğunu biliyor nedeni ise Çin gibi bir dev ekonomi, insan gücü ve teknolojisiyle mücadele edememesi.
Çin aynı zamanda pasifik’te büyük bir güç. İkinci dünya savaşı sonrası Amerika Okinowa’da kurduğu okyanus hakimiyetini sağlayan savaş gücü kullanışlı olmamakla birlikte yenileme bile yapılamamaktadır.
Nükleer güç haydut devletler için eskiden bir tehdit aygıtıydı, şu an bir çok devlet biliyor ki ne kadar deli bir başkan da gelse nükleer gücü kullanamaz.
Birçok ülkede nükleer silah olduğu gibi olmayanlar da dost müttefikler tarafından korunacağına inanıyor.
Amerika orta doğuda, Rusya ve Ukrayna’da lokal savaşlarla çıkarlarını korumaya çalışıyor.
Almanya silah üreten bir ülke olarak malzeme ihtiyacını son hızla toparlayabilir fakat doksan milyon insandan asker kotasını dolduramıyor olması gerekenden 30 bin eksik bulunmakla birlikte olan askerin kalitesi ve deneyim eksikliği mevcut.
Diğer Avrupa ülkelerinde de silah ve asker alımları olsa da onlarda da aynı durum mevcut, Amerika nın koruma şemsiyesi altında tembelleşmiş bir NATO gücü bulunmaktadır.
Rusya savaşta silah tüketimi zirve yapsa da müttefiklerden aldığı yardımla bu açığı kapatıyor fakat her şey göründüğü gibi değildir.
Rus halkının, Ukrayna savaşında fakirleşmesi GSMH ‘ın savaşa gitmesi yokluğu da beraberinde getiriyor.
Marketler, hastaneler ve devlet kurumları işlerligini yitiriyor.
İki ülke arasında insan kaybı gösterilen rakamdan oldukça fazladır.
Bunu düşürmek için dünyada yirmi yıl içinde oluşan paralı askerler özel savaşçılarıdan medet umuyorlar.
Türkiye’de de başvuran ve oralarda ölen oldukça fazla insan sosyal medyaya yansımaktadır.
Gelelim Türkiye’deki hızlı değişen faşizm ve dipten gelen dalgaya.
Tayyip Erdoğan’ın dizayn ettiği muhalefet nasıl olduysa el değiştirdi.
Kılıçdaroğlu yerine özgür özel seçildi.
Ne güzel Kılıçdaroğlu çok güzel pasif ve iddiasız bir adamdı.
Özgür Özel de çok niteliği olan bir adam olmasa da idare ederdi.
Fakat Ekrem İmamoğlu’na 4 kere yenilmesi ve anket sonuçlarının kendisinin çok üstünde olduğunu gördüğünde 1 yıldır uyguladığı planı devreye soktu.
Dünya’daki ülkeler kendi derdindeydi ve uluslararası tepkinin güçlü olmayacağına inanılıyor Türkiye halkının ise birkaç bozuk ses çıkar dağınık muhalefetin mırıldanacağını ve susacağını sandılar.
Kürt hareketine oyalacak barış görüşmeleri oyuncağı verildi.
Sol ve demokratik kuruluşlardaki yöneticiler gözaltına alındı.
Bir GEZİ çıkışını hiçbir şekilde beklemiyordu.
Fakat öyle olmadı İmamoğlu gözaltına alınır alınmaz toplum açlık, sefalet ve gelecek korkusu ve haksızlığın hesabını sormak için sokaklara meydanlara indi.
İmamoğlu sadece mazeretti.
Gençliğin gelecek korkusu, ailesinin çektiği sıkıntılar, işsizlik, haksızlık ani bir refleks yarattı ve haklılık en büyük direniş sebebidir.
İmamoğlu Amerika’nın da yedek tercihidir.
Demokratik söylemleri Tayyip ten farklı birşeyler söylemeli ki alternatif oluşturabilsin.
Yani İmamoğlu CHP nin Tayyip Erdoğan’ıdır. Kendisini Trabzon Spor da göstermiş babası ANAP il teşkilatı kurucusu Mustafa Kemal ideolojisi sadece ihtiyaç olduğunda slogan olarak lazım bir ses.
Amerika ve İngiliz baş konsolosluklarıyla görüşmeleri şaibeli.
Zafer partisi geleceğin MHP’si mağduriyeti hazır.
Bu gibi hazırlıklar daha önce oluşmuş toplum mühendisliğidir.
Gençlerimiz diri ve duyarlı olması umudumuzu bir kez daha tazeledi.
Ekilen tohumların boy vermesi yeni baharların göstergesidir..